Tarih boyunca pek çok zalim insan tanıdık ama bu belki de en zalimi. Ensest, bebek suçları… Roma İmparatorluğu’nun “Küçük Robotu” olarak bilinen Caligula, tüm bu kötülükleriyle tanınır.
İmparatorluğun farklı yerlerinden getirilen tanrı heykellerinin başlarını kesip başına takardı. Kendisini bir imparatordan çok bir tanrı olarak görüyordu. Kız kardeşi Drussila’nın yasını tuttu. İnsanların gülmesine, sokakta konuşmasına, duş almasına, hatta aileleriyle yemek yemesine bile izin verilmedi.
En büyük düşmanları genellikle senatörlerdi. Bazen arabasında hızla giderken senatörlere onunla koşmalarını emrederdi ve bu saatlerce sürerdi.
Güçlü ve genç gladyatörler yerine hasta, yaşlı ve hatta bedensel engelli insanları seçti. Ona göre daha zevkliydi. Arenada gladyatörlerin vahşi hayvanlarla dövüşmesini izliyor, canı istediğinde seyircilerden birkaçını seçip dövüşmelerini istiyordu. Dövüştüğü hayvanlara yemek vermekte zorlanınca esir kullandı. “Bu keçeden bu keçeye” diye rastgele seçilen tutsakların hayvanlara beslenmesini emrederdi.
Esirlerinin ve hatta bazen halkının kel olmasının sebebi onun emriydi. Kellik bir kompleks olduğu için herkesin saçını ya tamamen ya da çok kısa kestirmesini emrederdi. Senatörlerin ailelerinden kadınları toplayıp genelevler kurdukları, hazineyi onlardan parayla doldurmaya çalıştıkları biliniyor.
Zalim olduğu kadar, zihinsel bir sorunu da vardı. Ablası Drussila’nın yasını tuttuğunu, ölüm sebebinin Caligula olduğunu söyledik. Ablasını hamile bıraktıktan sonra, daha karnındayken bebeğini dışarı çıkardı ve onu yarı tanrı ilan etti.
At onun için en değerli şeydi ve senatörler en değersiz insanlardı. Senatör, hatta senatörden üstün olan konsolos bile şahsi atını ilan etmek istedi.