Türk Halkının Ortak Yılbaşı Tatili Nevruz

Güneş ılık ışınlarıyla yeryüzünü uyandırır, nehirlerin suları yükselir, çalının dibinden mor bir kafa yükselir ve kuşların sesi etrafını sarar. Doğadaki bu ruh hali – baharın nefesi hissi – hafızalardan...

Güneş ılık ışınlarıyla yeryüzünü uyandırır, nehirlerin suları yükselir, çalının dibinden mor bir kafa yükselir ve kuşların sesi etrafını sarar. Doğadaki bu ruh hali – baharın nefesi hissi – hafızalardan süzülen ve günümüze ulaşan Nevruz’un gelişine işaret eder. Bu yılki tatilin özelliği, 24 Şubat’ta BM Genel Kurulu’nun 64. oturumunun kararına göre 21 Mart’ın “Uluslararası Nevruz Günü” olarak kabul edilmesidir. Azerbaycan’ın başlattığı karar tasarısına Afganistan, İran, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Türkiye, Arnavutluk, Hindistan ve Makedonya da katıldı. Bu karar, Nevruz’un sadece Türk halklarının değil, genel olarak insanlığın ahlaki bir değeri olarak değerlendirilmesi olarak değerlendirilebilir.

Çin kaynaklarına göre Hunlar ve Göytürkler döneminden itibaren baharın gelişiyle ilgili törenler “Yengi Kun” adıyla kutlanırdı. MÖ 2. yüzyılda yaşayan Çinli tarihçi Simachen, “Tarihi Hatıralar” adlı kitabında Hun hükümdarlarının Yeni Yılı – Nevruz’u kutladığını yazmıştır.

Asırlardır unutulmayan Nevruz’u Türk halkları farklı, renkli geleneklerle karşıladı. Diğer komşu milletlerle olan ilişkilerinin bir sonucu olarak Nevruz, İranlılar, Afganlar, Hintliler, Tacikler ve Azerbaycan’da yaşayan diğer azınlıklar gibi halklar arasında yaygın olarak kutlanmakta ve kutlanmaktadır.

Fakat bu eski gelenekler bugün nasıl yaşıyor? Her yıl Azerbaycan halkı bu bayramı 21-23 Mart tarihleri ​​arasında çeşitli törenlerle kutlamaktadır. Su, ateş, toprak ve rüzgar Çarşambaları bayrama kadar tutulur. Sofrayı süsleyen malt, baharın simgesi olarak yeşildir. Her ev şəkərbura, paklava, qoğal, fasali, katlama gibi tatlılardan oluşan bir khoncha ile dekore edilmiştir. Mumlar yakılır, şenlik ateşleri yakılır, ölülerin anısı anılır. Bayramda Kuşululular barışır, akrabalar ve komşular birbirlerini ziyaret eder. Günümüzde özellikle falcılar güzel haberler duymak istiyor. “Kosa-kosa” oyunu, keçilerin komik hikayeleri tatile özel bir şenlik katıyor.

Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu bölgesinde yer alan Gaziantep ve çevresinde 22 Mart’a “Sultan Novruz” adı verildi. Bu bölgede, Kars’ta olduğu gibi Azerbaycan’da da kapı ve baca çalma adetleri uygulanmaktadır.

Kırgızistan’da Nevruz’da şenlik ateşi yakılmaz, ancak evi ve bahçeyi ateşle temizlemek gelenekseldir. Kırgızlar bunu eski Türk şamanlarının bir geleneği olarak kabul ederler. Avlularını ateşle kötü ruhlardan temizlerler ve “Eyvah, beni her beladan koru” derler. Darıdan “Nouruz koço” adı verilen bir bayram yemeği hazırlanır. Kırgız sofrasında özellikle Nevruz’da kuzu ve erişte unundan yapılmış beş parmak vardır. Bu tatlı elle yendiği için bu adla anılır.

Türkmenistan’da bayramdan beş altı gün önce evlerin temizliği başlar. Türkmen ekmeği, pilav ve çeşitli tatlılar hazırlanır. Malt, Novruz’un özel bir yemeği olarak kabul edilir. Birkaç aile bir araya gelerek büyük bir tencerede buğday, un ve şekerden malt pişiriyor. Bayramdan bir gün önce pişirilen bu yemek, 21 Mart’ta sofraları süslüyor. Kazakistan’da kil çömlekler genellikle evlerin duvarlarında ve çeşitli nesnelerin üzerinde kırılır. Bu gelenek, yeni yılda eski yılın kötülüklerinden ve hastalıklarından uzak durmayı amaçlar. Kazaklar da şenlik ateşinin üzerinden atlarlar. “Novruz koju”, “Novruz çorbası” veya “lapa” adı verilen yemekler pişirilir ve komşulara dağıtılır.

Özbekistan’ın Semerkant, Buhara ve Andican kentlerinde Nevruz’a adanan şenlikler bir hafta kadar sürüyor. Özbeklerin en sevilen özel yemekleri ünlü Özbek pilavı, samsa ve sumalaktır. Sofrada S harfi ile başlayan başak, havuç, sirke, sanda gibi 7 nimet vardır. Güreş ve at yarışı tatile ayrı bir güzellik katar. Nevruz’daki en eski adetlerden biri, konuşmadan önce birbirimize sarılıp üç yemek kaşığı bal yemektir. Bölgelerdeki çiftliklerde çalışan yaşlılar, yılbaşını kutsamak için ellerini yağa batırıp boğaların boynuzlarını yağlıyor.

Tacikistan’da Nevruz, baharın gelişini ve doğanın canlanmasını karşılamak için Mart başından 21 Mart’a kadar kutlanır. Geleneksel olarak sofradaki sütün saflığı, hayatın tatlılığı, şekerin serinliği ve gevşemesi, mumlara tapınma, petek kadının güzelliği. İslami dönemden sonra bunların yerini “Ş” ile başlayan 7 nimet almıştır. Çocuklar kapıyı çalar ve bayram payı isterler ama saklanmazlar. Bahar çiçekleri toplarlar, kapıları çalarlar ve ev sahibine çiçek verirler. Ev sahibi onlara şeker, yumurta veya para verir.

Afganistan’daki Nevruz şenliklerinin merkezi Mezar-ı Şerif şehridir. Kutsal bir ibadet yeri olarak kabul edilen bu şehirde insanlar toplanır, özel törenler ve şenlikler düzenlenir. Nevruz’da Mezar-ı Şerif’te çeşitli oyunlar ve yarışmalar var – horoz dövüşü, köpek dövüşü vb. Sofraya getirilen yedi kuru meyve – kayısı, fıstık, badem, ceviz ve kuru üzüm, Novruz külçesi adı verilen özel bir kurabiye, kızarmış balıktan yapılan “yedi meyve” Nevruz yemeklerine aittir. Smanak buğday tatlısı, kadınlar tarafından geceleri özel şarkılar söylenerek pişirilir. Bayramda herkes yeni giysiler giyer, akrabaları ziyaret eder ve ölen yakınlarının mezarlarını ziyaret eder. Güreş, keçi ve kelebek oyunları bayramın unutulmaz törenleri arasında yer alıyor. Bu yarışmaların sezonu Nevruz’da başlar. Sonra 3-4 ay sürer.

Altay, 21 Mart’ta Cilgayak bayramını kutluyor. Nevruz gibi bu bayram da baharın gelişi, doğanın canlanması, yeni bir yılın başlangıcı için kutlanır. Ballı yoğurt, dondurulmuş ve kuru et, koyun ve dana eti yemekleri servis edilir. Mavi Tanrı’nın dini geleneklerinin hakim olduğu Saha-Yakutya’da Saha Türkleri, İşaya Bayramı’nı, baharın gelişi ve yılın kutsanması için Tanrı’ya şükran bayramı olarak kutlar. Bu tatille ilgili ilk bilgiler Hollandalı gezgin Idesa’nın kayıtlarında bulunur. Festivalin yapılacağı alana yarım ay önceden ağaç dikilir. Şaman ellerimizi yere yayar ve dua eder. Geçen yılın kötülüklerini kovmak ve yeni yılda sadece güzel günlerin olacağına inanmak amaçlanır. Genç kızların ve erkeklerin kalplerinde bir hayal vardır, dikilmiş bir ağaca bir kurdele parçası bağlarlar.

Sovyet döneminde Azerbaycan’da diğer milli ve manevi değerlerimizle birlikte Nevruz bayramı da kesinlikle yasaklanmış ve zulüm görmüştür. Tüm bunlara rağmen halk, resmi olmayan bir şekilde de olsa milli bayramlarını aileleriyle birlikte kutladı. Azerbaycan bağımsızlığını kazandıktan sonra halkımız uzun yıllardır ayrı kaldığı milli ve manevi değerlerine ve bayramlarına yeniden kavuşmuştur. Nevruz bayramı en üst düzeyde hak ettiği değeri almış ve devlet düzeyinde daha büyük bir ciddiyetle kutlanmaya başlamıştır.

Her yıl İçer Şeher’de bayram şenlikleri düzenlenmekte ve bayrama Cumhurbaşkanı başta olmak üzere önemli yetkililer de katılmaktadır. Bugün halkımız Nevruz’un bahar bayramını kutlamaya hazırlanıyor. Bu Nevruz ülkemize barış, huzur, refah ve mutluluk getirsin.

BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
Kategoriler
Tarih
Henüz Yorum Yok

Cevap bırakın

*

*

Benzer Konular

  • Sümer Dünya Dışı Yaratılışın Hikayesi: Anunnakiler

    İnsanlığın kökenine ilişkin Sümer versiyonunu anlamak için düşüncemizi biraz değiştirmemiz yeterli. Sümer bilgilerinin geniş bir kısmını alışılmadık olsa da birleşik bir teoride yoğunlaştırmak için çok çalışan Zacharia Sitchin, bu...
  • Boncuklu Tarla: Tarihin İzinde Bir Arkeolojik Keşif

    Türkiye’nin güneydoğusunda, tarih ve arkeoloji meraklılarının ilgisini çeken bir bölge olan Mardin ilinde yer alan Boncuklu Tarla, geçmişten günümüze uzanan zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Bu özel arkeolojik alan,...
  • Halikarnas Mozolesi: İlk Mozoleyi Harika Yapan Neydi?

    Mozole kelimesi günümüzde “önemli bir kişinin veya bir ailenin cenazesinin konulduğu özel yapı” olarak tanımlanmaktadır. Bu kelime, orijinal ‘Mausoleum’un kendisi için inşa edildiği Mausolo adından türetilmiştir. Bugünkü Bodrum’da bulunan...
  • Maya Kanosu: Yeraltı Dünyasının İpucu

    Obruğun içinde bulunan Maya kanosu, yeraltı dünyasına inanmak için ipuçları veriyor. Meksika Ulusal Antropoloji ve Tarih Enstitüsü’nden (INAH) arkeologlar geçtiğimiz günlerde nadir ve sıra dışı bir Maya eseri üzerinde...