“Televizyonda tesadüfe yer yok”

Yarışma programları televizyonların vazgeçilmezi. İlginç yarışmacılar, sözünü sakınmayan jüri üyeleri, film gibi hayatlar… Canlı oynanan birer dizi gibi izlenen bu programlara katılanlar nasıl seçiliyor? Çıkan kavgalar danışıklı dövüş mü?...

Yarışma programları televizyonların vazgeçilmezi. İlginç yarışmacılar, sözünü sakınmayan jüri üyeleri, film gibi hayatlar… Canlı oynanan birer dizi gibi izlenen bu programlara katılanlar nasıl seçiliyor? Çıkan kavgalar danışıklı dövüş mü? Kamera arkasında neler oluyor? Beş yıl boyunca bu tür programlara yarışmacı seçen ve 100 bine yakın kişiyle görüşen Deniz Memişoğlu’nun anlattıkları, Türkiye’nin sosyolojik röntgeni gibi…

52e14f44

TVprogramları için yarışmacı bulma sürecin nasıl başladı?
Wipeout yarışması için yapım şirketi Endemol’de çalışmaya başladım. “Wipeout için yarışmacı bul” dediler. Ama bir ay sonra gideceklerdi Arjantin’e. Bu yüzden haftanın yedi günü çalışmaya başladım.

İlk kez yayımlanacak bir yarışma… Nasıl topladın yarışmacıları?
Haklısın, yarışma yeni başlayacağı ve henüz duyuru yapılmadığı için başvuru falan yoktu. Ben de oturdum, Wipeout Amerika’yı izledim. Tabii fiziksel olarak çok kuvvetli erkekler ve kadınlar gerekiyor. Daha önceki işlerimden de biliyorum, Türkiye’de o toplara girecek insan bulmak zor. Erkekler için değil ama kadınlar için zor.

Ne yaptın peki?
Spor merkezlerine böyle bir yarışma olduğunu yazdım, sonra gidip kendim görüştüm. İnsanlara formatı anlatmaya başladım, böyle böyle toparladık. Sonra kanal ikinci sezon için de anlaşınca başvurular kendiliğinden gelmeye başladı.

Sonra hangi yarışmalar için yarışmacı seçtin?
Beş sene devam etti bu iş. Bu yıllar içinde Endemol’ün işlerinin casting’ini ben yaptım. Wipeout, Fear Factor, Eyvah Düşüyorum, Canlı Para, Deniz Arcak ve Kamil Güler’in sunduğu bir yarışma, Star Akademi ve 1 Milyon Kimin. Star Akademi için Türkiye turuna çıktım, tek tek her yere gittim.

Sen  müzik uzmanı değilsin, Star Akademi için nasıl seçiyordun yarışacak isimleri?
Atilla Özdemiroğlu müzik direktörümüzdü. Star Akademi sesten ziyade star arayan bir programdı. Ben de hem görsel açıdan hem de ses olarak iyi bulduğum insanların çekimlerini yapıp, İstanbul’a getiriyordum. Orada Atilla Bey, aralarında müzisyen hocaların, yönetmenlerin ve yapımcıların da olduğu bir ekiple bu insanları izliyordu. Seçimler böyle yapılıyordu.

Tartışmalar bilinçli mi çıkarılıyor?
Türkiye’de zaman içinde bu yarışmalar çok öne çıktı. Acun Ilıcalı’nın bundaki etkisi yadsınamaz. Yazılmamış senaryolar izliyor gibiyiz. Yarışmacılara ne yapacakları ya da kavga çıkarmaları gerektiği söyleniyor mu? En son bir yarışmacının Okan Bayülgen’in programında bunu ağzından kaçırdığı konuşuldu.
Bu haberi ben de okudum ama videosunu izlemedim. Bu yarışmacı böyle bir açıklama yaptıysa epey enteresan, çünkü yarışmacılar sözleşme imzalar. Olan biten hiçbir şeyden bahsedemez medyaya.

Bu tür öğretilmiş tartışmalar oluyor demek mi bu?
Bence televizyon izleyen herkesin şunu bilmesi gerekiyor, yüzde 90 tesadüfe yer yok. Kendi işlerimden örnek vermek gerekirse, orada espri patlatan, arıza çıkaran birinin onu yapabilecek potansiyele sahip olduğunu bilirim ama onu nasıl yapabileceğini asla bilemem. Mesela bilgi yarışmasında gözlüğünü takıp, uzaklara dalıp giden sadece sorulara cevap veren biri sıkıcıdır. Onu izlemek istemezsiniz. Asıl kilit cümle şu; hiçbir yarışma programı aslında yarışma programı değildir. Bunların hepsi reality show. Kim Milyoner Olmak İster’den tutun, Benzemez Kimse Sana’ya, Bu Tarz Benim’e kadar bunların hepsi reality show. Nasıl bir dizide karakterler oluyorsa, biz programı tasarlarken bu karakterleri içine koyuyoruz.

O zaman bu yarışmacıları birer oyuncu gibi mi görmeliyiz? Rol mü yapıyorlar?
Şu çok önemli; samimiyet ve hakikilik. Ve emin ol, ‘oraya gireyim’ diye bana oynayanların bir süre sonra tekerleri patlıyordu. Çok uzun süre vakit geçiriyoruz çünkü. Önce bir ekip yüz yüze ön görüşmeyi yapıyor. Sonra kamera karşısındaki çekimler gerçekleşiyor. Ben bir müddet sonra yarışmacıları sadece ekranda izleyip seçmeye başladım bir seyirci gibi. O zaman daha objektif olabiliyorsun çünkü.

BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
Kategoriler
TV
Henüz Yorum Yok

Cevap bırakın

Benzer Konular