Anatolia, Anatolia
Sevgim seninle bu zor günlerinde…
Pentagram’in Anatolia albümünden, albüme adını veren şarkının Türkçe versiyonundan bu sözler…
Metal’i, rock’i, hard-rock’i, toplumun yozlasmasina örnek diye sunan o malum köşe yazarları, o malum ‘demokratlar’ bu şarkıyı dinlediler mi acaba? Dinledilerse, tepkileri nasıl oldu? Öyle ya, yıllar önce bu gençleri şeriatçılara hedef göstermiş ve şöyle demişlerdi: “Demokratlarla uğraşacağınıza, gidin bu uzun saçlı metalcilerle uğraşın!”
Kendi küçük dünyalarına hapsolup kalmış bu güruh, Anatolia’nin (Türkçe ve Ingilizce) iki versiyonun yer aldığı bu albümü nasıl degerlendirirdi acaba? Ingilizce müzik yaptıkları için ‘özenti’ damgası yiyen grup, bu kez de: “Neden albümün adı Anadolu değil de Anatolia?” sorusuyla mi ipe çekilirdi? Üstelik, Türkçe versiyonun sözlerinde de Anatolia sözcüğü tercih edilmiş…
Nedir, vatan sevgisinin, toprak sevgisinin ‘ilkellik’, ‘yapay duygusallık’ sayıldığı bu ‘zor günlerde’, Pentagram onları da okşayan sözler yazmış:
Anatolia, Anatolia
Kalemi kır, cezamı kes, onurumu geri ver…
Anatolia, 1986’da kurulan Pentagram’in üçüncü albüm çalışması… Ilk albümlerini, Türkiye’de henüz bu tur müziğe para yatıracak plak şirketi olmadığından, 1989’da kendi olanaklarıyla çıkardılar. Grubun adını taşıyan bu albüm, Türkiye’nin ilk speed-trash albümü oldu. 1992’de ikinci albüm geldi: Trail Blazer. Albüm Avrupa’da da dağıtıldı ve grubu geniş bir dinleyici kitlesine taşıdı. Buraya kadar olan dönemde, bütün şarkılara Ingilizce sözler yazıldığını görüyoruz. Tek bir istisna var: “Baltalar elimizde, uzun ip belimizde…”
Son albüm Anatolia 1997 Raks yapımı. Albümde yer alan 13 şarkının 3 tanesi Türkçe. Bunlardan biri de Aşık Veysel’in Gündüz Gece (“Uzun Ince Bir Yoldayım”)’si…
Ikinci albümde yer almayan gitarist Demir’in geri dönüşünün ardından, gruba Sawdust’un solisti Murat da katılmış. Albümün çocuk fotoğraflarıyla (yok, hayır; sarı saçlı, mavi gözlü, gülümseyen ‘bebek’ fotoğrafları değil bunlar) bezenen iç kapak ve grafik dizaynı da Pentagram’a ait.
Anatolia’nin her iki versiyonunda da yer alan bir konuk ses var: Soprano lead Sertab Erener.
Albümde ‘bizden’ enstrümanlar da var: Keçe (Ogün Sanlısoy, Emre Altuğ), ney (Ilhan Barutçu), bağlama (Ahmet Koç), bendir ve darbuka (Cengiz Ercumer).
Anlayacağınız, Anatolia akarken, alttan alta bir hicaz da almış başını gidiyor…
Ve t-shirt’u giyilen ilk Türk grubu Pentagram yoluna devam ediyor…
