Bilim adamları, güneş sistemimizi çevreleyen “belirsiz bir parıltı” olduğunu söyleyerek nereden geldiğinden emin değiller.

Bilim adamları, beklenen ışık kaynakları çıkarıldığında bile zayıf parıltının devam ettiğini söylüyor. Araştırmacılar, yıldızlar ve galaksiler gibi bilinen kaynaklardan gelen ışığı ortadan kaldıran yeni bir çalışmada, geriye bir şeylerin kaldığını keşfettiler.

Işık miktarı çok küçüktür: gökyüzüne yayılmış 10 ateşböceğine eşdeğerdir. Ancak yine de bu ışıltı karşısında hayrete düşen bilim insanları, ışığın nereden geldiğini henüz tam olarak belirleyebilmiş değiller.

Independent Türkçe’de yer alan keşif, bilim insanlarının NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu’ndan alınan 200 bin görüntüyü kullanmasıyla gerçekleşti. Araştırmacılar daha sonra tüm ortam ışığını kaldırdılar ve herhangi bir arka plan parlaması aradılar.

Bilim adamları, parlamanın güneş sistemimizdeki bilinmeyen bir yapıdan kaynaklanabileceğini düşünüyor. Bu yapı, güneş sistemine düşen kuyruklu yıldızlardan gelen güneş ışığını yansıtan bir toz topu olabilir.

Ancak bu toz kabuğu varsayımsal olmaya devam ediyor ve eğer gerçekse, güneş sisteminin mimarisine dair anlayışımızı değiştirecek.

2021’de Yeni Ufuklar uzay aracı da güneş sisteminde az miktarda arka plan ışığı buldu. Bu ışık hala açıklanamıyor ve sunulan olası açıklamalar, bir dizi gizli uzak galaksiden çürüyen karanlık maddeye kadar her şeyi içeriyor.

Ancak tespit edilen New Horizons’tan gelen ışık, Hubble görüntülerinden daha az yoğundu. Bunun nedeni, Yeni Ufuklar’ın Güneş’ten yaklaşık 6,5 ila 8 milyar kilometre uzakta olması olabilir.

Bu, araştırmacıları ışığın güneş sistemimizin içinden geldiğine inanmaya yönlendiriyor. Birlikte ele alındığında, bu iki bulgu, Güneş Sisteminin daha önce ölçülmemiş bazı elementler içerebileceğini düşündürmektedir.

Bulgular The Astronomical Journal ve The Astrophysical Journal Letters’da yayınlanan yeni makalelerde rapor edilmiştir.