Koka merkezi Cochabamba ve cennet köşesi Santa Cruz

Cochabamba, Bolivya’nın ekonomik olarak en gelişmiş İkinci şehri. Santa Cruz ise, nüfus itibarıyla ülkenin en büyük kenti… Cochabamba, Bolivya’nın en çok koka yetiştirilen bölgesi. Koka yapraklarının burada aynı zamanda...

Cochabamba, Bolivya’nın ekonomik olarak en gelişmiş İkinci şehri. Santa Cruz ise, nüfus itibarıyla ülkenin en büyük kenti…

Cochabamba, Bolivya’nın en çok koka yetiştirilen bölgesi. Koka yapraklarının burada aynı zamanda kokain haline dönüştürüldüğü ve bu sebeple de mafyanın burada çok güçlü olduğu söyleniyor.

Ekonomik bir cazibe merkezi olması yüzünden çok fazla göç alan Cochabamba’nın Plaza Espanyol Meydanı çevresindeki oteller, kafeler, restoranlar, insanlar kısacası her şey şehrin diğer bölgelerinden çok farklı. Hatta kendinizi İspanya’nın lüks bir yerinde bile hissedebilirsiniz. Ama merkezden biraz uzaklaşıp gerçeğe dönersiniz; ortalık dilenciler, alkol ve uyuşturucudan kendinden geçmiş insanlarla dolmaya başlar.

Cochabamba, Bolivya’nın ekonomik olarak en gelişmiş ikinci şehri. Bölgenin ekonomisi tarıma ve ticarete dayanıyor. Çevresindeki verimli arazilerde ekonomik değeri yüksek bitkiler olan kakao, kahve, tütün, mısır ve koka yetiştiriliyor.

Bölge ekonomik bir cazibe merkezi olması yüzünden çok fazla göç alan bir yer. Şehir merkezi aynı zamanda açık hava elektronik eşya mağazası gibi, sokaklardaki tezgâhlarda çoğu Çin malı malzeme satan yüzlerce seyyar satıcı var. Aynı zamanda Bolivya’nın en çok koka yetiştirilen bölgesi ve burada yetiştirilen kokanın dünyanın en kaliteli yaprakları olduğu söyleniyor. Koka yapraklarının burada aynı zamanda kokain haline dönüştürüldüğü ve bu sebeple de mafyanın burada çok güçlü olduğu söyleniyor. Zaten şehrin zengin semtlerinde gördüğünüz son model lüks arabalar ve içlerindeki tipler, insanda bunların sadece tarım ve uyduruk elektronik eşyadan kazanılamaya-cağı hissini uyandırıyor. Gördüklerim ve anlatılanlardan, Al Pacino’nun Küba’dan Miami’ye kaçıp uyuşturucu mafyasının başına geçen Tony Montana’yı oynadığı ‘Yaralı Yüz’ filmindeki karakterin uyuşturucu almak için Cochabamba’ya gelmesi aklıma getiriyor şehri tanımaya çalışırken.

 

Cochabamba-ve-cennet-köşesi-Santa-Cruz_04

ÇETİN SINIF KAVGASI

Plaza Espanyol Meydanı çevresindeki oteller, kafeler, restaurantlar, insanlar kısacası her şey şehrin diğer bölgelerinden çok farklı. Hatta kendinizi İspanya’nın lüks bir yerinde bile hissedebilirsiniz. Ama merkezden biraz uzaklaşıp gerçeğe dönersiniz; ortalık dilenciler, alkol ve uyuşturucudan kendinden geçmiş insanlarla dolmaya başlar. Sokak ortasında gasp edilen insanları, polislerin kovaladığı kapkaççı çocukları görmek sıradanlaş-maya başlar. Cochabamba korkunç sınıfsal uçurumlarıyla, Bolivya’nın en politik ve sınıf kavgasının çok çetin yaşandığı şehirlerinden biridir. Sosyalist devlet başkanı Evo Morales ve yardımcısı eski Marksist gerilla Alvaro Marcia Linera’nın Cochabamba milletvekili olmaları sanırım yeterince şey anlatıyordun

PATLAMAYA HAZIR DİNAMİT

1990’larda başlayan çiftçi eylemlerinin ve Bolivya’nın kırılma noktalarından biri olan 2000 yılında yapılan ‘SU’ savaşlarının merkezi üssünün hep Cochabamba olmasının sebebini buradaki durumu görünce anlıyorsunuz. 2000 yılında iktidarda olan merkez sağ hükümet, IMF programı doğrultusunda Cochabamba’da su kaynaklarını özelleştirince, başlayan protesto gösterileri isyana dönüşüyor. Çıkan olaylarda onlarca insan öldürülüyor. Halk işyerlerine ve zengin muhitlere saldırıp yağma yapıyor. Hükümet olayları kontrol altına almak için özelleştirmeleri iptal ediyor. Sonraki seçimleri de sosyalistlerin adayı Morales kazanıyor. Evo Morales ülke için bir anlamda denge unsuru. Cochabamba olayları zengin kesimi de korkutmuş, konuştuğum insanlar Morales’in başarılı olmak zorunda olduğunu yoksa iç savaşın çıkabileceğini belirtti.

Cochabamba-ve-cennet-köşesi-Santa-Cruz_02

2000 su isyanı sırasında yaşanan ilginç olaylardan biri de, fakirlerin Evangalistlerin merkez kilisesini yağmalaması. Evangalist inancına göre, iyi ve kötü arasında çıkacağına inandıkları savaşa hazırlık için, sürekli olarak kiliselerinde taze yiyecek stokunu hazır bulunduruyorlar. Savaşın başladığına inanan halk, kiliseden yiyecek istiyor fakat rahipler o savaşın bu olmadığını söylemelerine rağmen yağmaya engel olamıyor.

Özetle Cochabamba patlamaya hazır dinamit gibi. Gelecekte olabilecek gelişmeleri kestirmek güç, ama günümüzde hava çok gergin. Morales iktidarının geniş kitlelere ne verebileceği, gelecekte ne olacağını da belirleyecek. Hayatımda fotoğraf çekmekte en çok zorlandığım yerlerden biri olan Cochabamba’dan ayrılıp Santa Cruz’a hareket ediyorum.

MUTLU AZINLIĞIN ‘CENNETİ’

Santa Cruz, nüfus itibarıyla Bolivya’nın en büyük kenti. Aynı zamanda ekonomik olarak ülkenin en gelişmiş bölgesi. Doğal kaynaklar açısından zengin olan bölgenin, iklimi tarım ve hayvancılık için de çok uygun. Dünyanın ikinci büyük demir cevheri burada, aynı zamanda geniş doğalgaz rezervleri de buluyor. Santa Cruz’un doğu bölgesi sub-tropikal savana iklimine sahip. Batıda And Dağları’na doğru iklim daha sert ve kurak. Bölgenin genelinde yaz ayları sıcak, kış aylarıysa ılıman ve yağışlı. Benim orada bulunduğum dönem kışa yakın olmasına rağmen hava gayet güzeldi. Gündüzleri kısa kollu gömlek, akşamları da yanınıza hafif bir şeyler almanız yeterli oluyor. And Dağ-ları’nda geçen aylardan sonra, Santa Cruz’un ikliminin insana iyi geldiğini söyleyebilirim.

Santa Cruz’un tarihin biraz bakacak olursak; İspanyol komutan Nuflo de Chaves tarafından I56i’de kurulmuş. Santa Cruz Türkçe ‘Kutsal Haç’ anlamına geliyor. İspanyol istilacıların, Hıristiyanlığı gittikleri her yere taşıdıkları bilenen tarihsel bir gerçek. Buenos Ai-res’den başlayıp kuzeye doğru Paraguay nehri boyunca Paraguay’ın Asuncion şehri, Bolivya’nın güneyi ve Brezilya’nın bugünkü Bolivya ve Paraguay arasında kalan bölgenin üç önemli şehrinden biri Santa Cruz. Yerleşimleri birbirinden çok uzak ve ulaşımı zor gözüken bölgeyi, birbirine bağlayan yol nehir ulaşımı.

Cochabamba-ve-cennet-köşesi-Santa-Cruz_03

Tarihte güney Amerika’daki İspanyol yönetimini ikiye ayırmak gerekiyor. Birinci bölge, merkezi Lima olan bugünkü Peru, Bolivya’nın kuzeyi, Ekvator, Kolombiya, Venezuela, Orta Amerika’nın bir kısmını içine alan Peru Kral Naipliği. İkinci bölgeyse, günümüzdeki Arjantin, Uruguay, Bolivya’nın güneyi, Paraguay ve Şili’yi içine alan yönetimin Peru’daki Kral Naipliğine bağlı fakat, yerel valilerin geniş yetkilere sahip olduğu coğrafya. Santa Cruz, Amazon’a yakın bölgelerde ve savanalarda yaşayan Guarani halkını ve diğer küçük kabileleri Hıristiyanlaşman Cizvitle-rin, bölgedeki merkezlerinden biri olmuş. Günümüzde hâlâ, yoğun Katolik etkisini şehirde hissedebiliyorsunuz, diğer birçok Güney Amerika şehrinde olduğu gibi. Santa Cruz, İspanyollar için stratejik bölgede kurulmuş olmasından dolayı, Avrupa’dan birçok göçmen getirilip yerleştirilmiş. Hatta İspan-ya’da engizisyondan kaçan Seferad Yahudilerinin, Hıristiyan olmaları koşuluyla şehre yerleşmelerine izin verilmiş. Bu yüzden Bolivya’da nüfusa oranla en çok beyazın ve melezin yaşadığı yer.

BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
+1
0
Kategoriler
Gezi

Benzer Konular