ZONGULDAK’ın Çaycuma ilçesinde ‘Karabaş’ isimli karga şantiyedeki yazı masasının anahtarını alarak kaçtı. Durumu fark eden belediye çalışanları uçan karganın peşinden koştu ancak yakalayamadı.

Filyos yerleşim yerinde halkın sevgisini kazanan ‘Karabaş’ isimli karga, bir süre önce belediyenin garaj işçilerini beslemeye başladı. Karabaş, önceki gün garajın önüne geldi ve bir süre ertelendi. Sonra ofise girdi ve hızla iş anahtarını masadan aldı ve uçup gitti. Durumu anlayan Osman Yılmaz karganın peşinden koştu ama yetişemedi.

Belediyenin garaj işçisi Osman Yılgın, “O gün burada oturuyorduk. Çok sevdiğim İsmail kardeşim için bir müzik videosu çekmek istiyordum. Telefonu alıp Garabasha’yı aradım. Odaya girdi. Garajın anahtarı önümdeydi. Oynarken biraz şakalaştık. Anahtarı aldı ve kapıdan fırladı. Anahtarı aldı ve gitti. Arkadaki kum ocağına gitti. Onu takip ettim. Orada bir anahtarla oynadığını gördüm. Sonra anahtarı bıraktı.”

Filyosluların en sevdiği karga olduğunu söyleyen Yılgın, “En sevdiğimiz karga Filyos’un maskotu. Çarşıdaki kafe ve çayhaneye gider. Kahvehanede okey oynayan arkadaşlarının çay kaşıklarını ve taşlarını alır. İnsanları çok seviyor. Kendi yavrusunu görse anlayamaz. Her gün gelir. Kuruyemiş, börek, ekmek vs. burada bulunur. Biz buna alışkınız. Yazın kervanlarla gezerdi. Karatavukları da beslediler ve onlara alıştılar. Kargamızı seviyoruz ama o hep yaramazlık yapıyor. Masada kalem ve kağıt yok. Kapının açık olduğunu görünce içeri giriyor, burada ne görüyorsa onu alıyor” dedi.

Belediyenin garaj sorumlusu Aykut Yener, “Karabaş bizim kadromuz oldu. Her gün bizi ziyaret ediyor. Buraya gelir, haberimiz olmadan girer, her yerde odalarımızı ziyaret eder. Yemeğini yer, suyunu içer. Acıktığı zaman geri döner. Bu kargada yaban hayatı yok. Filyos’un sevgilisi oldu. Bebekken bir arkadaşımız onu evine aldı, yedirdi, baktı, büyüttü. Yani insan alıştı. Tarlanın vahşi kargalarıyla hiçbir ilgisi yok. Karabaş her zaman insanların omuzlarında, odalarında, kahvehanelerde, her zaman insanlarla beraberdir. Gece gündüz hep burada. Kargalar gece uçamazlar, göremezler derler ama bu çok garip. Gece olur olmaz tanıdığınız kişinin yanına gelir ve omzuna yaslanır. İnsanlardan kaçmaz. Fındık, fıstık, ceviz ne varsa getiriyoruz. Hamurunu bile yiyor. Utanmazsa sabah çayını içer.”