Çocuklarda annesizlik korkusu kaçınılmazdır. Bu, doğal zihinsel faktörlerden ve onu önemseyen kişiye bağımlılıktan kaynaklanmaktadır. Kaygı ve ağlama şeklinde kendini gösteren ayrılık korkusudur. Bazı çocuklar histeriyi artırmış ve geceleri uyanmıştır. Bunun normal bir gelişim aşaması olduğu ve yaklaşık 8 aylıkken başladığı, 10-18 ayda maksimum yoğunluğuna ulaştığı ve 3 yıla kadar sürdüğü unutulmamalıdır. Okul çağına geldiklerinde çocuklar artık annelerinin yanında olmadıklarını sakince kabul ederler ve geri döneceklerini anlarlar.
Çocuğun tepkileri sadece yaşa değil diğer özelliklerine de bağlıdır. Bunlar, çeşitli nedenlerle ağırlaştırılabilir:
Eğitimin özellikleri; Endişeli ve aşırı endişeli bir yaklaşım, çocuğun doğumda ayrılmadan olumlu bir deneyim kazanmasına izin vermez.
Kişisel özellikler; Zorbalığa eğilimli korkak çocukların aynı durumlara akranlarından daha fazla tahammül etme olasılığı daha yüksektir.
Gelişimsel bozukluklar; İhlaller nedeniyle yeni beceriler öğrenmek çevik olmayı zorlaştırır, bu nedenle herhangi bir yeni durum çocuk tarafından hafife alınır.
Bazı çocuklarda bu tür reaksiyonlar, uzun süreli tedavi gerektiren bir hastalık ve gönüllü yaşam tarzı değişiklikleri nedeniyle hastaneye kaldırıldıktan sonra ortaya çıkabilir. Ebeveynler çocuğu terk etmek istemedikleri için bunalmış ve endişeli hissedebilirler.
Çocuklardan ayrılmanın sadece mümkün değil, aynı zamanda gerekli olduğu da ortaya çıktı.
Evet, güvenli ayrılıklar yardımcı olur. Çocuğa kendi başına oynamayı öğrenme, diğer aile üyeleri ve arkadaşları ile bağlantı kurma fırsatı verir. Aynı zamanda çocuğa annenin ayrıldıktan sonra geri döndüğünü ve korkacak bir şey olmadığını öğretir.
Ayrılık kaygısıyla başa çıkma teknikleri
Bebeğinizin tepkileri yaşına uygun değilse sorunlar ortaya çıkar. Mesela o zaten küçük bir okul çocuğu ama doğduğunda hala ağlıyor ve uzun süre aklını başına alamıyor, onu değiştirmek zor, başka korkuları var. Genel bir kaygının arka planına karşı, psikosomatik problemler (kaynağı bilinmeyen ağrı, düşük sıcaklık, ciltte kızarıklık veya kızarıklık) bile ortaya çıkabilir. Ya da çocuk ayrılmamak için okula / anaokuluna gitmeyi reddediyor vb. Çocuğunuzun davranışında bu belirtilerden bazılarını fark ederseniz endişelenmeyin. Böyle hassas çocukların özel bir yaklaşıma ihtiyacı vardır. Sadece diğer insanlara verdiğiniz yardım konusunda daha ayrımcı olmalısınız. Ancak bu tür endişelerle başa çıkmanın etkili yolları vardır. Onları dikkatinize sunuyoruz.
Ebeveyn davranış modeli
Çocuğunuz ayrılma korkusuna yatkınsa, uygun şekilde yanıt vermeniz gerekir:
- Duygularını dikkatle ve şefkatle dinleyin;
- Gereksiz duyguları ifade etmeyin. Sizi terk etmekten endişeleniyorsa sakin olmaya çalışın. Bu, bebeğin kendisinin doğru davranışını modellemek için önemlidir;
- Derin nefes almak, 10’a kadar saymak veya rahat bir ortamda oturmak gibi gevşeme tekniklerini deneyin;
- Stresli bir duruma önceden hazırlanmaya yardımcı olun, birlikte stratejiler geliştirin. Örneğin, “Okulda sorun yaşıyorsa ne yapmalı?” soruya ortak bir cevap bulun;
- Çocuğunuzu bağlı olduğu insanlardan ayrılabildiği için övün;
- Sadece sonucu değil, aynı zamanda çocuğunuzun çabalarını da ödüllendirin.
Teknik 1. Sabun köpükler
Ustalaşmanız gereken ilk şey, rahatlamayı amaçlayan nefes teknikleridir. Sabun köpüğü, derin nefes alma ve nefes alma egzersizleri için idealdir. Nefes almaya konsantre olurken bebeğiniz için büyük bir balon hazırlayın. Ek olarak, köpüğün yüksek görünürlüğü ve etkinliğinin düzenliliği onu sakinleştirecektir.
Teknik 2. Dolum kutusu
Sakinleşmesine yardımcı olmak için bebeğinizle birlikte “yatıştırıcı bir kutu” yapmaya başlayın. Çocuğunuzun yanına oturun ve onu sakinleştirecek şeyleri bir kutuya koyun. Her endişelendiğinde, kutudan çıkardığı en sevdiği şeyler onu sakinleştirmeye yardımcı olacaktır. Bebeğinizin sevdiği şeyleri kutuya koyabilirsiniz.
Bu ipuçları, çocukların doğumda ayrılma korkusunu yenmelerine yardımcı olacaktır.